Kartvizit nedir? Kartvizit tasarımı nasıl olmalıdır ve nelere dikkat edilmelidir? Nasıl yapılır? Bugün ki yazımızda kartvizit ile ilgili genel manada, önemi nedir, neden kullanılır, tasarımı nasıl olmalı, nelere dikkat etmeliyiz gibi konulara değineceğiz. Önsözü çok uzatmadan hemen başlayalım!
Nedir bu kartvizit?
İlk olarak 17.yy’da Londra’da kullanıldığını bildiğimiz kartvizit, reklam ve matbaa sektörünün en büyük metası, temel taşı konumundadır. Aynı sektörde ki rakiplerinizden daima bir adım önde olmak adına, etkileyici ve akılda kalıcı bir kartvizit olmazsa olmazdır. Geniş bir çerçeveden bakacak olursak 8x5cm ebatlarında olan bu kağıtlar sizi ve işinizi en kısa şekilde özetleyip, tanıtmak adına kullanılacak en önemli reklam araçlarının başında gelmektedir.
Tasarımda nelere dikkat edilmeli?
Kartvizit tasarımı için gayet basit diyebiliriz. Fakat akılda kalıcı ve hoş bir tasarım için dikkat etmemiz gereken bazı kurallar var denebilir. Bu kuralları şu şekilde sıralayabiliriz:

• Çok karmaşık ,ve detaylarla dolu resim veya çizim gibi arka planlardan yani zeminlerden kaçınmalıyız. Bu zeminler yazıların ve bilgilerin de okunmasını zorlaştırabilir. Seçtiğimiz zemin çok hoş olsa da amacımız zeminin göze batması değil, reklamımızın, ismimizin dikkat çekmesi olduğu için reaksiyonu yanlış yere çekmek istediğimiz bir şey olmayacaktır.
• 
  
• Renk ahengini tutturabilmek de başka önemli bir detay. Tasarımımızda gökkuşağının her tonunu kullanmak kulağa ve belki göze renkli ve hoş gelse de, vurguyu kaçırmamıza sebep olacak başka bir unsurdur.
• 
  
• Renk seçimi konusunda pek tabii özgürüz. Her rengin kendine göre ayrı bir vuruculuğu olduğunu inkar edemeyiz. Bazen pamuk şekerinin pembesi, bazen ise gecenin siyahı, bazen ise gökyüzünün sonsuz mavisi.. Mesele seçtiğimiz rengin tamamlayıcı rengini doğru bulmak olacaktır. Örnek vermek gerekirse, Turkuaz ve Pembe tek başına çok güzel renklerken, bu iki soft rengin beraber kullanımının sonucundan çokta memnun kalmayabiliriz. Bu hususta, göze batması açısından, siyah üzerine beyaz veya beyaz üzerine siyah gibi vurucu zıtlıkların kullanılması daha doğru bir karar olacaktır.
• 
  
• Renk seçimi ne kadar önemliyse, uygun yazı karakteri seçimi de bir o kadar önemlidir. Hiç şüphesiz çoğumuzun hoşuna giden el yazısı fontları, ne yazık ki sadece logoların altında, slogan şeklinde veya genelde sağ alt köşede imza konumunda olduğu zaman nazik duruyor. Bu tip yazı türlerini adres, web sitesi, ürün açıklamaları gibi kısımlarda kullanmak hoş durmamakla beraber anlaşılamama gibi bir sorunu da ortaya çıkarmış olacaktır.
• 
  
• Kartvizit üzerine olan kısmı özet geçmemiz gerekirse şunları söylemekte fayda var. Firma logomuz varsa, en kalın ve en büyük yazıyı ismimiz için kullanmamızda fayda var. Slogan için ise genelde tercihimiz el yazısı fontları oluyor. Örneğin, ismimizi AKİF YILMAZ şeklinde yazalım. Slogan olarak ise altına da küçük harflerle  “kalitenin adresi” şekline yazmak doğru kullanım metodu olacaktır.
• 
  
• Bilgilendirme amaçlı olan kısımlar, telefon, adres ve web sitesi gibi kısımlarda isimden daha ince ve daha küçük bir fontla kullanmak doğru olacaktır. Küçük yazıların kalın olması okumaktan yana zorluklar çıkartabilmektedir.
• 
  
• Dikkat edilmesi gereken diğer bir husus ise, bu fontların adres, telefon ve web sitesi için de aynı olmasıdır. Unutmayın, ahenk cümbüşlerle olsa da, amacına en kolay ulaşanı sadelik içinde olan olacaktır.
• 
  
• Büyük ve kalın harfler arası boşlukları uzatmak farklı bir hava katacaktır.
• 
  
• İnce detaylar her zaman güzeldir. Çalışmalarınız da logonun, ismin veya düz çizgilerinizin siyah veya beyaz bir zeminde altın rengi ile kendisini ben buradayım diyerek göstermesi adına fena bir tercih olmayacaktır.
• 
  
• Dört kenar çerçevelerden kaçının. Çerçeveli işler her ne kadar ekranda göze çok hoş gelse de, baskı sonrası çoğu zaman ekranda gördüğümüzle aynı sonucu alamıyoruz. Çerçeveli işler özellikle hassas kesime de girse, çerçevelerde tutarsızlık gibi bir takım can sıkıcı durumlarla karşılaşabiliyoruz.
• 
  
• Son olarak, ara ve fütüristik renklerden uzak durmalısınız. Yine ekranda RGB formuyla göze çok hoş gelen bu renkler, baskıdan çıktığı CMYK formu ile beklenmedik sonuçlarla karşılaşmanıza sebep olabilir.